Düşündüm ,hem de çok düşündüm ne yazık ki kesin çizgilerle Zihni’me hapsolmuş bir düşünceye varamadım.Ne anlatıyorum ben yahu? İnanırmısın,bazen ben bile bilmiyorum bunun cevabını. Öyle ayak uçlarıma basıyorum hala yürürken.Mesela geç saatler bana; Öfkeyi, ihtirası, kini, korkuyu, karanlığı-ha! karanlık dediysem öyle yıldızlı bir gökyüzü değil mesela. Arkamdan bedenimi istila etmeye hazır bir karanlıktan bahsediyorum. Ve biliyor musun ben çok korkuyorum; Anne olmaktan, çocuk olmaktan, kadın olmaktan.
Evet bunları yazarken kim bilir kaç kadın yalnız, çaresiz ve şiddet görüyor, kaç çocuk tacize uğruyor veya şiddet görüyor? Avuç içlerim saçlarıma yapışmış bir halde maalesef bunları düşünüyorum. Sinirliyim, mutsuzum, ama en azından şuanlık şiddet görmüyor veya bedenime dokunmalarını sessiz çığlıklarla izlemiyorum. Değerli okurlar yapılan bir araştırmaya göre dünya üzerinde her 5 saniyede bir kadın ölürken, her 5 dakikada bir kadın ölüyor. Durum sadece bizim ülkemizde bu şekilde değil; Hindistan’da, Arap ülkelerinde, Türkiye’de çoğu kadın ben bu duruma sessiz kalmamak için yazıyor ve çaba sarfediyorken; kimisi yemeğin tuzu yok diye kimisi kıyafeti doğru ütülenmemiş diye şiddet görüyor, hatta ölüme terkediliyor. Ülkemizdeki durum da hiç açıcı değil doğrusu. Ne yazık ki televizyon programlarının yerini bu tip haberler alıyor. Biz artık çocukları tacize uğramadığı, Kadınların şiddet görmediği veya öldürülmediği bir dünya istiyoruz. Hadi sen de bu zulme karşı çık!”Unutma ki sen susarsan hep eksiğiz”